17 Ekim 2014 Cuma

İnsanlığın 10 Yanılsaması..

Hepimiz Bir'iz.

Önemli olan tek mesaj budur. Verilecek tek mesaj budur. Yaşamdaki diğer her şey bu mesajın bir yansımasıdır. Diğer her şey size bu mesajı gönderir.

Deneyimlediğiniz her acının, her üzüntünün, her çatışmanın, her kederin nedeni bu mesajı şimdiye kadar alamamış olmanızdır. Bunu sık sık duydunuz ama alamadınız.

Bizim Bir olmadığımız inancı yanılsamadır.

İnsan ırkı uzun bir zamandan beri yanılsamalarla birlikte yaşamaktadır. Bunun nedeni insan ırkının aptal olması değildir, insan ırkının akıllı olmasıdır. İnsanlar sezgisel olarak yanılsamaların bir amacı olduğunu, çok önemli bir amacı olduğunu anladılar. Çoğu insan bunu bildiklerini unuttu.

Ve insanlar unutmalarının unuttukları şeyin bir parçası olduğunu ve bu nedenle de yanılsamanın bir parçası olduğunu unuttular.

Şimdi insanların bunu anımsama zamanı.

Buraya Tanrı'nın sizin içinizde olduğunu deneyimleyerek görebilmek için, Yaratanla ne zaman isterseniz buluşabilmek için geldiniz.

Yaratanın içinizde ve her tarafında olduğunu bulabilir, deneyimleyebilirsiniz. Ama insanların Yanılsamaları'nın ötesine bakmalısınız. Bu yanılsamalar yokmuş gibi yapmalısınız.

Aşağıdakiler On Yanılsama'dır. Bunları iyi öğrenin ki onlarla karşılaştığınızda onları tanıyabilesiniz.

1-Gereksinim Vardır
2-Başarısızlık Vardır
3-Ayrılık Vardır
4-Yetersizlik Vardır
5-Gereklilik Vardır
6-Yargılama Vardır
7-Kınama Vardır
8-Koşula Bağlılık Vardır
9-Üstünlük Vardır
10-Cehalet Vardır

Bunlardan ilk beşi Fiziksel Yanılsamalar'dır, fiziksel bedeninizle deneyimlediğiniz yaşamla ilgilidir. İkinci beşiyse fiziksel olmayan gerçekliklerle ilgili olan Metafizik Yanılsamalar'dır.

Buradaki iletişim sayesinde, bu yanılsamaların her birini ayrıntısıyla keşfedeceğiz. Hepsinin nasıl yaratıldığını ve hepsinin yaşamınızı nasıl etkilediğini göreceksiniz. Ve bu iletişim tamamlanmadan önce, bu yanılsamaların etkilerinden ortadan kaldırmak istediğiniz herhangi birini nasıl yok edeceğinizi de göreceksiniz.

Şimdi, gerçekten doğrudan olan herhangi bir iletişimde ilk adım, duyduklarınıza inanmamayı askıya almanızdır. Burada sizden bunu yapmanız isteniyor. Lütfen Tanrı’yla ya da Yaşamla ilgili tüm eski düşüncelerinizi bir süreliğine bir kenara bırakın. Eski görüşlerinize her zaman geri dönebilirsiniz. Burada sizden eski görüşlerinizi tümüyle terk etmeniz istenmiyor, yalnızca bilmenizin her şeyi değiştireceği bir şeyi bilmiyor olasılığına izin vermek için onları bir anlığına bir kenara bırakmanız isteniyor.

Örneğin, tam şu anda Tanrı’nın sizinle iletişim kurmakta olduğu görüşüne gösterdiğiniz tepkiyi inceleyin.

Geçmişte Tanrı’yla gerçekten konuşamayacağınızı kabul etmek için her çeşit nedeni buldunuz. Sizden o düşünceleri bir kenara bırakmanızı ve bu iletişimin size doğrudan doğruya Benden geldiğini varsaymanızı isteyeceğim.

Bunun size daha kolay gelmesi için, bu iletişimin çoğunda Kendimden üçüncü kişi olarak söz edeceğim. Sizin için Benim tekil birinci kişi olarak konuşmamın güveninizi biraz sarsacak bir şey olduğunu biliyorum. Onun için, bunu (yalnızca size bu bilgileri kimin getirmekte olduğunu anımsatmak için) ara sıra yapmakla birlikte, Kendimden çoğu zaman sadece Tanrı olarak söz edeceğim.

Tanrı’dan doğrudan doruya bilgi almak size en başta olasılık dışı bir şey gibi görünebilir. Bu iletişime, sonunda, Gerçekte Kim Olduğunuzu anımsamak ve yarattığınız yanılsamaları anımsamak için geldiğinizi anlayın. Kısa bir süre sonra, bunun size gelmesine neden olduğunuzu anlayacaksınız. Şimdilik, yalnızca size yaşamınızın çoğu anında bir yanılsama yaşadığınızı söylediğimde Beni duyun yeter.

İnsanların On Yanılsama’sı sizin yeryüzündeki deneyimlerinizin ilk bölümünde yarattığınız çok büyük, çok güçlü yanılsamalardır. Ve siz her gün yüzlerce daha küçük yanılsama yaratıyorsunuz. Bunlara inandığınız için, bu Yanılsamalar’ı yaşadığınız ve böylelikle onları gerçek durumuna getirdiğiniz bir kültürel öykü yarattınız.

Tabii ki, bunlar gerçekten gerçek değil. Ama siz bu yanılsamaların son derece gerçek göründüğü Alice Harikalar Ülkesinde gibi bir dünya yarattınız. Ve Çılgın Şapkacı gibi, Yanlış olanın yanlış olduğunu ve Gerçek olanın gerçek olduğunu inkar edeceksiniz.

Aslında, siz bunu çok uzun bir zamandan beri yapmaktasınız.

Kültürel bir öykü yüzyıllar ve binyıllar boyu bir nesilden diğerine aktarılan bir öyküdür. Bu sizin kendinize kendinizle ilgili anlattığınız bir öyküdür.

Kültürel öykünüz yanılsamalar üzerine kurulu olduğundan, bu öykü size gerçeği anlamaya götürmek yerine mitler yaratır.

İnsanların kültürel öyküleri şunlardır:

1-Tanrı’nın bir yapılacak işler listesi vardır. (Gereksinim Vardır)
2-Yaşamın sonucu kuşkuludur. (Başarısızlık Vardır)
3-Siz Tanrı’dan ayrısınız. (Ayrılık Vardır)
4-Yeteri kadar yoktur. (Yetersizlik Vardır)
5-Yapmanız gereken bir şey vardır. (Gereklilik Vardır)
6-Eğer onu yapmazsanız, cezalandırılacaksınız. (Yargılama Vardır)
7-Verilecek ceza sonsuza kadar süren lanetlemedir. (Kınama Vardır)
8-Bu nedenle, Sevgi koşula bağlıdır. (Koşula Bağlılık Vardır)
9-Durumları bilmek ve ona göre davranmak sizi üstün kılar. (Üstünlük Vardır)
10-Bunların birer yanılsama olduğunu bilmezsiniz. (Cehalet Vardır)

Bu kültürel öykü içinizde öylesine yer etmiştir ki, şimdi bunu tümüyle yaşıyorsunuz. Birbirinize, işlerin “böyle yürüdüğünü” söylersiniz.

Bunu yüzyıllardır birbirinize söylüyorsunuz. Aslında, binlerce yıldır söylüyorsunuz. Bunları o kadar uzun zamandır söylüyorsunuz ki, bu yanılsamaların ve öykülerin etrafında mitler oluşmuştur. En ünlü mitlerden bazıları şu gibi kavramları oluşturacak biçimde kısaltmıştır.

Tanrı’nın istediği olur.
En güçlü olan hayatta kalır.
Nüfuzu kullanma şansı zaferi kazananın olur.
Siz ilk Günah’la doğdunuz.
Tanrı, Öç almak Bana aittir, demiştir.
Bilmediğiniz bir şeyden size zarar gelmez.
Ancak Tanrı bilir.

…ve en az bunlar kadar yıkıcı ve işe yaramaz daha birçok kavram.

İnsan ırkının çoğu işte bu düşünceleri yaratmıştır. Hepinizin düşüncelerinde küçük farklılıklar bulunmakla birlikte özünde yaşamlarınızı böyle yaşar, yaptığınız seçimlerinizi böyle haklı çıkarır ve sonuşları böyle açıklarsınız.

Bazılarınız bunların tümünü kabul etmezsiniz, ama hepiniz bunların bazılarını kabul edersiniz. Ve bunla sizin içinizdeki bilgeliği yansıttığı için değil, başka birisi size bunların doğru olduğunu söylediği için bu ifadeleri yaşamın gerçekliği olarak kabul edersiniz.

Bir düzeyde, kendinizi bunlara inandırmanız gerekmiştir.

Buna, inanmış gibi yapmak denir.

Ama şimdi inanmış gibi yapmayı bırakma ve gerçek olana doğru gitme zamanıdır. Bu kolay olmayacak, çünkü Nihai Gerçeklik sizin dünyanızdaki birçok kişinin şimdi gerçek olduğunda görüş birliğine vardığı gerçeklikten farklı olacaktır. Kelimenin tam anlamıyla “bu dünyanın içinde olup dünyaya ait olmama”nız gerekecek.

Ve eğer yaşamınız iyi gidiyorsa bunu yapmanın amacı ne olabilir? Hiçbir şey. Hiçbir amacı olmayacak. Eğer yaşamınız ve dünya şu anda olduğu şekliyle sizi tatmin ediyorsa, sizin gerçekliğinizi değiştirmeye çalışmanız ve inanmış gibi yapmayı tümüyle bırakmanız için bir neden yoktur.

Bu mesaj dünyanın şu anki şekliyle tatmin olmayanlar içindir.

Şimdi On Yanılsama’yı birer birer inceleyeceğiz. Bu yanılsamaların gezegeninizde şu anda yaşamakta olduğunuz yaşamı yaratmanıza nasıl neden olduğunu göreceksiniz.

Her yanılsamanın bir öncekinin üzerine kurulduğunu fark edeceksiniz. Aynı zamanda her yanılsamanın bir önceki yanılsamadaki bir kusuru örtmek için yaratıldığını göreceksiniz. Son olarak, kusurları örtmekten yorulmuş olarak, bunların hiçbirini anlamadığınıza karar verdiniz. Böylelikle en son yanılsama doğdu: Cehalet Vardır.

Bu sizin omuz silkmenize ve gizemi çözmeye çalışmayı bırakmanıza neden oldu.

Ama evrimleşen zihin böyle geri çekilmeye uzun süre izin vermeyecektir. Yalnızca birkaç kısa binyılda cehaletin artık mutluluk olmadığı bir noktaya geldiniz.

İlkel kültürden ayrılmak üzeresiniz. Anlayışınızla bir kuantum sıçraması yapmak üzeresiniz. ON YANILSAMA’nın ne olduğunu görmek üzeresiniz.

TANRI İLE SOHBET by Neale Donald Walsch

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder